Dünyanın en ilginç 10 hayvanı
Alışılagelmişin dışına çıkmak, insanoğlunun olduğu kadar hayvanlar âleminin de en heyecan verici özelliği. Bu yazımda günlük yaşantımızda karşılaşamayacağız bu mucizevi yaratıkların bazılarını tanıtmaya çalışacağım.
OKAPİ
İlk bakışta zebra ile zürafanın birleşimi gibi görünen Latince adı Okapia johnstoni olan Okapi aslında başlı başına bir hayvan türü. Anatomik yapısı ve deseni ila zebraya daha fazla benzerlik gösterse de aslında kendisi zürafagillerden. Yolunuz birgün Demokratik Kongo Cumhuriyeti’ne düşerse Okapi’leri mutlaka görmenizi tavsiye ederim. Zürafaların yüz güzeliğini zebra bedeninde görmek değişik bir deneyim olabilir.
PARLAYAN DENİZ KAPLUMBAĞASI
Deniz kaplumbağalarını sevmeyen yoktur, hele bir de parladığını düşünsenize… 2015 yılında keşfedilen parlayan deniz kaplumbağasının özelliği ışığı emerek tekrar yansıtmasının yanı sıra birçok rengi dışarı verebilmesi. Rengarenk parlaması bizler için sevimli bir özellik olsa da parlayan deniz kaplumbağaları bu özelliklerini avlanmak için kullanıyor.
PACU BALIĞI
Eminim Pacu balığı ile karşılaşmayı hiçbirimiz istemeyiz, fotoğraflarına bakıp şaşırmak en güzeli olsa gerek, çünkü bu balık türü en ilginç hayvan kategorisindeki yerini insan dişi gibi dişlere sahip olmasına borçlu. Hatta ilk bakışta sizler de benim gibi bu küçük arkadaşımızın adeta köpek dişleri olduğunu düşünebilirsiniz. Bu ürkütücü benzerliğin ana nedeni ise Pacu balığının etobur olmasıymış. Pirana balıkları ile aynı familyadan olan bu türün anavatanı Güney Amerika.
PANDA KARINCA
Panda gibi devasa bir hayvan ile küçücük karıncayı bir arada düşünmek zor. Tanışmadan önce karşınıza çıkacak karıncanın bu ismi büyüklüğü nedeniyle aldığını düşünseniz de hayır bu karınca sadece panda tüylerine sahip. Diğer karınca cinslerinden farklı olarak bu cinsin dişi kraliçe karıncalarında kanat yerine siyah beyaz tüyler var. Ancak oldukça şirin gözüken bu minik dostumuza dikkat etmekte fayda var çünkü gerçekten çok fena ısırıyor.
KIRMIZI DUDAKLI YARASA BALIĞI
İlk gördüğümde kırmızı rujlu huysuz balık da denilse olurmuş diye düşünmüştüm açıkçası. Suratından hoşnutsuzluk akan bu balık arada kalmışlık kelimesinin sözlük karşılığı gibi. Ama huysuz olmakta da oldukça haklı çünkü tam bir balık değil, yüzmüyor ve bacakları ile denizin altında yürüyerek hareket ediyor.
DENİZ GERGEDANI
Narval olarak da bilinen denizlerin Unicorn’u deniz gergedanları bence masallar diyarından gelmiş bir karakter. Bu da denizin içinden çıkarken verdiği ihtişam duygusundan olsa gerek. Kıvrılmış kemik bir sopayı andıran boynuzu ile yunus balığının sevimliliğine sahip bu deniz memelisi pek tabi yunusgiller familyasından. Duyduğumda şaşırdığım bir bilgiye göre, gören herkesin boynuz sandığı bu kemiksi uzantı aslında bir dişmiş ve bu diş yankı ile yön bulmada ve gösteriş yapmada kullanılıyormuş.
ÇALI ENGEREĞİ
Yılanın yeterince korkunç olmadığını düşüyorsanız bir de çalı engereğini görmenizi tavsiye ederim. Animasyon karakter olarak karşımıza çıksaydı yadırgamayacağımız bu yılan türünün her tarafı dikenler ile çevrili. Afrika’nın tropik ormanlarında görülen çalı engereğinin dikenleri yaprak gibi görünüyor renkleri ise o kadar canlı ki bu korkutucu yaratığın gerçek olması mümkün değilmiş gibi.
MANTİS KARİDESİ
Deniz mahsüllerinin baştacı karidesi bende ilk defa yeme değil de izleme isteği uyandırdı diyebilirim. Tek özelliği rengarenk capcanlı görüntüsü olmayan bu karides türü adeta bir karamürsel sepeti. Yani siz onun minik görüntüsüne aldanmayın, kendisi aynı zamanda inanılmaz kuvvetli bir deniz canlısı. Öyle ki yapılan araştırmalara göre Mantis Karidesi’nin bir vuruşu 22 kalibrelik bir tabancanın gücü ile eşdeğer.
MAVİ PAPAĞAN BALIĞI
Karşılaştığınızda yüzünüzde kocaman bir gülümsemenin yayılacağına eminim. Hem rengi hem de görüntüsü ile o kadar sevimli ki… Boyutu ve adının hakkını veren papağana benzer ağız kısmı ile peluş oyuncak hissi uyandıran bu balığı keşke evde besleyebilsek. Yaptığım araştırmalara göre bu türün boyu 30-75 cm arasında değişse de bu tür balıklar bazı koşullarda 1,2 metre boya kadar ulaşabiliyor.
TERSİYER
Kocaman açtıkları gözleriyle devamlı şaşkın olan bu küçük primatların gözleri beyinlerinden daha büyük.
Sıçrama ve tırmanma konusunda çok becerikli olmalarından olsa gerek bu küçük şirin hayvancıklar devamlı olarak ağaç dallarında duruyorlar ama siz siz olun onları daldan ayırmaya çalışmayın. Çünkü tersiyerler tutunma özelliği çok yüksek avuçları sayesinde dallara gerçekten çok güçlü şekilde yapışıyorlar.
Alıntı: http://www.geziko.com/blog/dunyanin-en-ilginc-10-hayvani/